Savunma sanayisinde kritik sıçrama! Çelik Kubbe projesinde yeni faz başlıyor
ASELSAN CEO’su Ahmet Akyol, Sakarya’nın Sapanca ilçesinde düzenlenen Uluslararası İktisat Zirvesi kapsamında savunma endüstrisindeki gelişmelere dair kıymetli açıklamalarda bulundu. Akyol, Türkiye’nin geliştirdiği “Çelik Kubbe” sisteminin bu yıl içinde daha fazla sayıda alt bileşeniyle envantere dahil edileceğini duyurdu. Akyol, ASELSAN’ın projedeki önder rolüne dikkat çekerek, sistemin yapay zekâ dayanaklı, katmanlı ve yüksek reaksiyon kabiliyetine sahip olduğunu belirtti.
Ahmet Akyol, “Son periyotta yapılan yatırımlar, buraya harcanan kaynaklar bizi bu yeni atmosferde kendi güçlü ordusu, kendi güçlü iktisadı, kendi güçlü savunma endüstrisi denklemini oluşturabilme potansiyeli sağlıyor,” dedi. ASELSAN’ın yürüttüğü projelerin, Türkiye’nin savunma endüstrisindeki bağımsızlığını güçlendirdiğini ve teknolojik üstünlüğünü artırdığını söyledi.
Akyol, savunma sistemlerinin artık yalnızca silah değil tıpkı vakitte veri sürece, tahlil ve karar mekanizmalarıyla donatılması gerektiğine işaret ederek, şu tabirleri kullandı:
“Yapay zeka eksenli karar verebilen, bunu hiçbir gecikme olmaksızın ‘Military 5G’ diyeceğimiz süratle haberleştirebilen, her bir tehdit setini tahlil edip hakikat angajmanla, hakikat silahla bunu karşılayabilen katmanlı, farklı sensörlere sahip, farklı silah sistemlerine sahip bir sistemi yürütüyoruz,” dedi.
Geçen yıl 6,5 milyar dolar fiyatında yeni sözleşme imzaladıklarını belirten Akyol, şirketin toplam iş hacminin 14 milyar dolara ulaştığını aktardı. ASELSAN, dolar bazında yüzde 18’lik büyüme ile dünya genelinde savunma endüstrisi şirketleri ortasında en süratli büyüyen birinci 10 şirket ortasına girdi.
Akyol, şirketin büyüme stratejisinde yerli üretim ve verimlilik artışına da büyük değer verdiklerini belirtti.
“Geçen yıl millileştirdiğimiz eserlerin Türkiye’de kalmasını sağladığımız döviz birinci sefer 1 milyar dolar hududuna ulaştı,” diyerek, bunun ASELSAN’a ortalama yüzde 22 maliyet avantajı sağladığını açıkladı.
ASELSAN’ın büyümesini sırf iç piyasayla sonlu tutmayacaklarını lisana getiren Akyol, Avrupa’da yeni iş birliklerinin gündemde olduğunu ve somut müzakerelerin başladığını duyurdu.
“Geçtiğimiz yılki yüksek hacimli, sürdürülebilir büyüme birinci çeyrekte de devam ediyor,” dedi.
Altınay Savunma Teknolojileri AŞ Genel Müdürü Burak Mercan, Türkiye’nin son 20 yılda savunma alanında izlediği stratejinin, dünya genelinde Türk savunma eserlerine olan talepleri artırdığını belirtti.
“Yurt dışında da Türk savunma eserlerine, teknolojilerine ve Türk mühendislerine olan çok önemli bir talep var,” açıklamasında bulundu.
Mercan, bilhassa Orta Doğu, Kuzey Afrika, Güneydoğu Asya ve Avrupa‘daki artan güvenlik kaygılarının, Türkiye’deki savunma sanayi şirketleri için büyük bir ihracat potansiyeli oluşturduğunu belirtti.
“Avrupa teknolojik olarak bizden güzel durumda olsa da, sınai kapasite açısından bizimle tıpkı düzeyde değil,” dedi.
Pasifik Teknoloji Yönetim Kurulu Üyesi Muhammed Selman Dönmez, Türkiye’nin savunma ve teknoloji alanında gerçekleştirdiği yatırımların küresel güç dengelerinde belirleyici olabileceğini söyledi.
“Bugün Amerika ile Çin ortasındaki savaşta istikrarın belirleyicisi, savunma sanayi altyapısı güçlü ülkeler olacak,” dedi.
SASAD Başkanı Osman Okyay, ülkelerin savunma endüstrisine yatırım yapmasının temel nedeninin “caydırıcılık” olduğunu lakin bu tarifin artık daha soyut alanlara kaydığını tabir etti. Okyay, siber güvenlik, yapay zeka ve uzay teknolojileri üzere yeni kuşak alanların da caydırıcılık çerçevesine dâhil olduğunu belirtti.
AA
