Hastaneden ‘Sırrı Süreyya Önder’ açıklaması
Geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle Şişli’de özel bir hastaneye kaldırılan ve yaklaşık 12 saat süren ameliyatın akabinde 13 gündür tedavisi ağır bakımda süren TBMM Lider vekili Sırrı Süreyya Öncü’nün sıhhat durumuna ait Prof. Dr. Çavlan Çiftçi, Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ertan Sağbaş ve Nöroloji hekimi Prof. Dr. Yasef Özsarfati açıklama yaptı.
‘İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ TABLO GİDEREK BOZULMAYA BAŞLAMIŞTIR’
Prof. Dr. Çavlan Çiftçi, “Hastamız Sayın Sırrı Süreyya Önder, bugün hastanemiz ağır bakım ünitemizdeki 13. gününde. Hastamız ECMO kalp dayanak aygıtı ve ağır inotropik takviye tedavileri altında ağır bakım ünitemizde hemodinamik stabilitesini muhafazasına karşın nörolojik açıdan içinde bulunduğumuz tablo giderek bozulmaya başlamıştır. Bu nedenle öteki bir kırılma noktasına gelmiş bulunmaktayız. Hastamızın nörolojik açıdan beyin ile ilgili refleksleri azalmış ve beyin ödemi devam etmektedir. Kendisinin beyin kan akımı mevcuttur. Ve tüm bu bulgular bize kendisinin hayati tehlikesinin giderek arttığını ortaya koymaktadır lakin biz sabırla tüm tedavilerimize devam edeceğiz ve sabırla bekleyeceğiz” dedi.
‘BEYİN MEVTİ BULGULARI ŞU ANDA YOK’
Nöroloji hekimi Prof. Dr. Yasef Özsarfati, “Hocamızın söylediği kırılma noktası şu, evvelce kalp sistemindeki sorunlar ön plandayken son vakitlerde nörolojik sorun daha ön olana çıkmış durumda. Onun için kırılma noktası denilen şey nörolojik durumun giderek berbatlaşması bir kırılma noktası oluşturuyor. Giderek reflekslerin azaldığını söyleyebiliriz. Hem muayenelerdeki refleksler giderek azalıyor hem de elektro fizyolojik olarak EG kayıtlarında çıkan bulgularda aşikâr bir supresyon dediğimiz cevapsızlık halini göstermeye başladı. Bu hem muayenenin hem de yardımcı muayenelerin bulguları ışığında birinci günlere nazaran nörolojik bulgularda bir kötüleşmeden kelam edilebilir. Bu hastadaki kötüleşmenin beyefendisine hava gitmesinin az olması ile şekillenen bir beyin tutulumu olduğunu biliyoruz. O tabloya bağlı olarak da hastanın beyin ödemi var. Beyin şişmiş vaziyette. Bunun da klinik bulgularında refleks azlığı formunda özetlenebilir. Daha düzgüne gittiğini söylemek çok güç. Nörolojik açıdan düzelmesi ile ilgili vakit bildirmek mümkün değil. Çok temkinli bir optimistlik içerisinde olmak lazım. Lakin elimizdeki kriterlerin giderek daha uyguna gittiğini söylemek çok güç. Beyin mevti bulguları şu anda yok. Yapılan tetkiklerde bu türlü bir şey yok. Bunu lakin vakit içerisinde cevaplandırabileceğiz” sözlerini kullandı.
BİR MUCİZEYİ GERÇEKLEŞTİRMEYE ÇALIŞIYORUZ.
Prof. Dr. Ertan Sağbaş, “Biliyorsunuz ameliyatının 3. günü tekrar revizyon için açtığımızda sağ ventrikülün kasıldığını görmüştük. Bu bizim için sürpriz olmuştu. Tabi ilerleme olmadı. Şu an kardiyag olarak olarak muhakkak bir düzeye geldik. Şu an plato çiziyoruz. O Uygunluk hali devam etmedi. Zira ECMO takviyesine muhtacız. ECMO dayanağı olmak zorunda. Kalp şu an ECMO takviyesini kessek o bedenin dolanımını idame edecek seviyede değil. Onun için kardiyak ilerlemede maalesef bir düzeyde kaldı. Nörolojik tablo akciğerleri etkiledi. Nörojenik bir akciğer ödemi üzere bir hadise oluştu. Geçen hafta içerisinde tekrar entübasyon tüpünde bir kanamamız vardı. 2-3 gündür o da durdu. Yani birçok organ sistemi alışılmış birbirini ilgilendiriyor. Zira birbirine bağımlı hemodinamik olarak kalbe bağımlı akciğer oksijenlenmesi derken fakat artık akciğer etkilendi ancak ECMO akciğerin yerini tutuyor esasen, ECMO kalbin yerini tutuyor zati. O nedenle şu an bedenin oksijenlenmesinde deveranın sağlanmasında bir sorun yok. Yasef hocamızın da söylediği üzere bu hasta ile ilgili ne nörolojik ne kardiyag kalbi ile ne akciğeri ilgili bir şey söyleyemeyiz. Daima tıpkı şeyi söylüyoruz anlık bilgilere bakıyoruz. Onlara ilişkin tedaviyi düzenliyoruz. Mesela en çok korktuklarımızdan birisi enfeksiyon. Şu ana kadar o denli uygun koruduk ki şu an rastgele bir enfeksiyon parametrelerin de bir şey yok. Bir ürememiz yok. Antibiyotikleri duruma nazaran değiştiriyoruz. Çabucak durum alıyoruz. İlerisiyle ilgili bir şey söyleyemeyiz lakin ağır olarak tedaviye devam ediyoruz. Katiyetle bir mucizeye muhtaçlığımız var, bunu baştan beri söylüyoruz. Rastgele bir uyutucu ilaç vermeyişimiz üzerinden 8 gün geçti. Münasebetiyle biz de bekliyoruz. Uyanma yok, reflekslerde bir ilerleme yok. Nörolojik olarak rastgele bir şey kaydedilmedi. Baştan beri söylediğimiz bir mucizeyi gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Birinci günden o kalp masajı ile aldığımız o andan itibaren uğraş içerisinde, bunun gayreti içerisindeyiz” dedi.
DHA
