Erdoğan: ‘Diplomada usulsüzlük, belediyede yolsuzluk yok diyemiyorlar’
Şu mübarek günlerde siyonist İsrail idaresi ateşkesi bozarak Gazze’deki katliam ve soykırım siyasetine tüm hoyratlığıyla devam ediyor. Bu barbar sürüsünün başlattığı yeni akınlarda 500’den fazla Filistinli şehit oldu. Ramazan ayında ve sahur vaktinde sivillerin üzerine yağdırılan bombalar birçok anne babayı evlatsız kaç evladı yetim ve öksüz bıraktı.
“TARİH ÖNÜNDE VE İNSANLIĞA ER YA DA GEÇ HESAP VERECEKLER”
Pervasızca yürütülen katliamlara sessiz kalanlar, İsrail’in işlediği savaş, soykırım ve insanlık hatalarına mahzur olmayanlar tarih önünde ve insanlığa er ya da geç hesap verecekler. Çocukları katledenler Allah’ın müsaadesiyle döktükleri temiz kanda boğulacaklardır. Türkiye olarak tarihin yanlışsız tarafında yer almaya, tüm gücümüzle Gazzeli mazlumları desteklemeye inşallah devam edeceğiz.
AK Parti 23 yılı bulan iktidarının her anını takipçisi olduğu halka ve Hakk’a hizmet davasına layık olabilmek için çalışarak geçirmiştir. Eser ve hizmet siyasetimiz sayesinde bize oy versin vermesin bu ülkede yaşayan herkesin hayatına dokunmayı başardık. Partimizin her mensubunun, oy vererek bize güç sağlayan her vatandaşımızın emeği, katkısı rolü bulunuyor. Gayretimize omuz veren herkese teşekkür ediyorum.
“MİLLETE HİZMET DAVASINDA ESKİ SIFATINA YER YOKTUR”
Ülkeye, millete ve beşere hizmet yolunda üstlenilen sorumluluklar ile ortaya konulan gayretleri, sahip olunan unvanlardan bağımsız halde kıymetlendirmek gerekir. Sizleri milletvekilliğinin ötesinde memleketimizin sevdasını hizmet erleri olarak bu türlü bir mertebede görüyorum. Kazandığımız bu müktesebat hem bu dünyada hem öteki dünyada en değerli ibra vesilemiz olacaktır. Her şeyin eskisi olabilir ancak ülkeye ve millete hizmet davasında eski sıfatına yer yoktur.
Hele hele AK Parti’de yolunu ayıranlar yahut yolunu şaşıranlar dışında eski diye bir kavram asla sözkonusu değildir. Kendini sürekli yenileyen bir parti olarak bunu yaparken kimseyi dışlamıyoruz. Tam aksine geniş ailemizi daima büyüterek üstad Necip Fazıl’ın sözüyle yolumuza pekleşe pekleşe devam ediyoruz. Bayrak yarışında geride kalanlar oyunun dışına çıkmıyor, yalnızca zaferin sevincini kadro arkadaşlarıyla paylaşmak, bunun için nefesleniyor.
“AK PARTİ’YE AİDİYET SON NEFESE KADAR SAHİP ÇIKILACAK”
Parti olarak hiçbir arkadaşımızın birikimini, uğraşını, deneyimini heba edecek lükse sahip değiliz. Evvelki periyot milletvekillerimizin bir kısmı genel merkez, vilayet teşkilatları, bürokraside çeşitli mevkilerde hizmetlerine devam ediyor. Sıhhati ve motivasyonu olan her bir arkadaşımız için yeni vazifeler açıktır. AK Parti’ye aidiyet son nefese kadar sahip çıkılacak, jenerasyondan nesile gururla aktarılacak onurlu bir mirastır.
Bu çatı altında kimse kendisine kurumsal bir vazife verilmesini beklemez, beklememelidir. Bu harekette küsme, darılma, uzaklaşma sözkonusu olamaz. Kırgınlık olursa giderilir, sorun varsa çözülür, yanlış anlaşılma varsa bir yol bulunup, kesinlikle düzeltilir. Biz üyesiyle gönüllüsüyle teşkilat mensubu ve yöneticisiyle sayısı milyonları aşan süper ve muazzam bir aileyiz.
“İNSANLARI İKNA ETMEKLE, GÖNÜLLER KAZANMAKLA MÜKELLEFİZ”
Bunun için her birimiz hanemizden başlayarak, yakın etrafımıza, eşimize, dostumuza sevenlerimize, hakkı ve hakikati anlatmakla, insanları ikna etmekle, gönüller kazanmakla mükellefiz. AK Parti’nin tarihi kazanımları şahsî çıkarları, hırsları yüzünden aykırı yüz etmek için palavraya ve iftiraya başvuranların oyunlarını boşa çıkarmak boynumuzun borcudur. Palavranın, iftiranın, inkarın bu tahripkâr gücünü, doğrunun hak tesliminin, insafın ve vicdanın üstünlüğüyle Allah’ın müsaadesiyle yeneceğiz.
Türkiye her gün yeni ve bir oburunu geride bırakan gündemlerle uyanan tahminen de dünyanın en hareketli ülkesidir. Bu gündemlerin bir kısmı ülkenin muhtaçlıkları olan konuları ihtiva ederken bir kısmı da yapay olarak köpürtülmüş hususlardan oluşuyor. Kusur yanılgı ile savunulamaz diye savunulamaz bir kelam var. Ülkemiz muhalefeti de herkesi kör alemi sersem sandığı için yaptığı yanılgıları daha büyük kusurlarla savunmayı şecaat arz ederken sirkatin söylemeyi siyaset zannediyor.
“YARGININ ORTAYA KOYDUĞU ARGÜMANLARA ASLA KARŞILIK VEREMİYORLAR”
Böyle yaparak en yakınlarının dahi yüzlerine bakamaz hale kendilerinin düşürdüklerini farkında değiller. Polisimize saldıracak, hakime, savcıya, mahkemelere tehditler savuracak kadar muvazeneyi yitirmiş vaziyetteler. CHP’si, medyası ve öbür yapılarıyla muhalefet tarafı gerek diploma gerekse yolsuzluk, hırsızlık probleminde yargının ortaya koyduğu tezlere asla yanıt vermiyorlar veremiyorlar.
Konuyu siyasi sloganlara hapsederek milleti aldatma kolaycılığına kaçıyorlar. Deseler ki ‘bu diploma alın teriyle yöntemine uygun halde alınmış belgedir’, bunu hukuksal argümanlarla konuşup tartışmak mümkündür. ‘Kardeşim belediye hırsızlık, yolsuzluk, haksızlık, karanlık, karmaşık münasebet yok’ deseler hukuksal kanıtlar ışığında konuşup tartışmam mümkün. Ancak bunları yapmıyorlar, yapamıyorlar. Hepsinin ve çok daha fazlasının gerçek ve gerçek olduğunu en düzgün kendileri biliyor.
“MUHALEFETİN MÜSAMERELERİNE AYIRACAK VAKTİMİZ YOK”
Bu bilgi ve evrakların birçoklarının kendi partileri tarafından yargıya aktarıldığının farkındalar. Timsah gözyaşı döken CHP’li yöneticilerinin birçoklarının kapılı kapılar arkasında sevinçten yerlerinde duramadıkları ortadadır. CHP’nin sıkıntıları ülkenin ve milletin değil kendi genel merkezlerindeki bir avuç muhterisin konusudur. Bizim şahsen, parti ve ittifak olarak muhalefetin müsamerelerine ayıracak vaktimiz yok.
Bizim havanda su döverek boşa harcayacak vaktimiz, kirli ve karanlık para kulelerimiz de yok. Palavranın, dolanın, hilenin, yüze gülüp sırtından hançerlemenin eksik olmadığı muhalefet aslında bunları ziyadesiyle yapıyor. AK Parti olarak ülkenin gerçek gündemiyle meşgulüz. Milletimiz bizden kendisi ve evlatlarının geleceği için somut adımlar, kayda bedel icraat ve kalıcı eserler bekliyor. 23 yılımızın her günü her anı bu halde ülkemize sayısız eser ve hizmet kazandırarak geçti.
“TOPRAKLARIMIZI TERÖRİSTLERDEN TEMİZLEDİK”
81 vilayetimizin her karışına yatırımlarımızla mührümüzü vurduk. Bu halde de yola devam ediyoruz. Son periyotta bu doğrultuda attığımız adımlardan biri terörsüz Türkiye vizyonudur. İktidara geldiğimizde ülkenin geçmiş periyottaki pek çok sorunu üzere terörle çabayı de devralmıştık. Bir yandan terörün istismar yerini ortadan kaldırırken kararlı ve tesirli operasyonlarla topraklarımızı teröristlerden temizledik. Yolsuzluklardan da temizledik.
FETÖ, DEAŞ, DHKP/C’ye kadar pek çok hain yapıyla gayret ettik. Bu uzun periyotta çok değerli deneyimler kazandırdık. Savunma sanayimizi geliştirirken evlatlarımızı terör örgütlerinin pençesinden kurtaracak çabalar yürüttük. Çabayı ülkemiz sonlarının ötesine taşıyarak tehditleri kaynağında bertaraf etme noktasına geçtik. Yeni bir sürecin içinde bulunuyoruz. Son adımı Kürt kardeşlerimizle birlikte vatandaşlarımızın tamamının canına, huzuruna ket vuran bölücü örgütünün feshi ve silahlarının teslimi olarak özetleyebiliriz.
“AKSİ TAKDİRDE BİZ TERÖRÜ KAYNAĞINDA YOK ETME STRATEJİMİZE BAKARIZ”
Devlet ve idare olarak bu hususta üzerimize düşeni yerine getirerek gerekli davet yapılmasını temin ettik. Artık örgütünün kurucusunun davetine uyarak silahların teslim edilmesine gelmiştir. Bu gerçekleşirse Türkiye 40 yıllık bir husumetten suhuletle kurtulmuş olacaktır. Aksi takdirde biz terörü kaynağında yok etme stratejimize bakarız. Teröre ve ona müzahir olanların akıl ve izan dışı olarak bu tarihi fırsata heba etmeyerek yeni bir kapıyı aramaları istikametindedir.
Terörün karanlık gölgesi siyasetin üzerinden çekildikçe inşallah kelamın gücü artacak, siyasetin demokratik alanı daha da genişleyecektir. Bu demokrasimizin sorun çözme kapasitesini yükseltecektir. Biz iktidar ve ittifak olarak Türkiye’yi 40 yıllık kamburundan kurtarma noktasında hem kararlı hem samimiyiz. Ortaya koyduğumuz her hal ve kelamda sürekli hüsnüniyetle hareket ediyoruz. Karşımızdakilerden de birebir hasbi yaklaşımı bekliyoruz.
Habertürk
