Diyarbakır Aileleri 2 bin gün sonra yine ‘evlatlarımızı istiyoruz’ dedi
Diyarbakır’da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının geri verilmesi için 3 Eylül 2019’dan itibaren HDP Vilayet Başkanlığı önünde oturma hareketi başlatan ailelerin çabası, 2 bininci gününe girdi. 380 ailenin dönüşümlü olarak sürdürdüğü bu aksiyonda, şu ana kadar 60 aile çocuklarına kavuştu. Aileler, evlat nöbetinin 2 bininci gününde de evlatlarına “geri dön” daveti yaptı.
2 BİN GÜNÜN AKABİNDE EVLATLARINA ÇAĞRI
Evlatlarının dağa kaçırıldığını söyleyen aileler, yıllardır devam eden bu aksiyonda “Evlatlarımızı istiyoruz” diyerek terör örgütü PKK’ya karşı duruşlarını sürdürüyor. 2 bininci gününde, 60 aile çocuklarına kavuşurken, başka aileler de gayretlerine devam ediyor. “Evlatlarımız geri dönsün” davetinde bulunan aileler, bu çabayı sadece kendi çocukları için değil, tüm Türkiye’nin evlatları için verdiklerini belirtti.
BİR EVLAT DAHA GERİ DÖNMEDİ
2015 yılında kaçırılan oğlu Özkan için nöbetini sürdüren Süleyman Aydın, “Ben de evladım için burada gayret veriyorum. Benim evladım da DEM Partililer tarafından kandırılarak vilayet binasına getirildi. Buradan da evladımı terör örgütüne gönderiyorlar. 2 bin gündür buradayız. Bizim feryadımızı tüm dünya duydu, yalnızca DEM Partililer duymadı. Zira hatalı oldukları için duymadılar” dedi.
‘BİZİ ÖLDÜRMEDEN MEZARA KOYMUŞLAR’
2010 yılında 17 yaşında kaçırılan oğlu Mahmut için nöbetini sürdüren Bedriye Uslu ise “Bu karardan vazgeçmeyeceğim. Çocuğumu almadan her vakit gidip geleceğim. Yaz, kış, çamur demeden her gün geliyoruz. 60 kişi teslim oldu. İnşallah hepsi de gelecek. Oğlumu istiyorum. O zalimler, oğlumu bıraksınlar” dedi. 2 bin gündür süren nöbetlerinde, çocuklarının geri dönmesini bekleyen aileler, “Bizi öldürmeden mezara koymuşlar” halinde hislerini lisana getirdi.
GERİ DÖNMEYEN ÇOCUKLAR, AİLELERİN KÜSKÜN YÜREKLERİNDE
Evlat nöbetindeki aileler, yıllar süren uğraşlarında sırf bir çocuğun terör örgütüne iştirakini engelleyemedi. “Oğlum beni duyuyor yahut görüyorsan, güvenlik güçlerimize teslim ol. Tek bir evladımız, terör örgütünde olduğu surece nöbetimizi sürdüreceğiz” diyerek, terörsüz bir Türkiye hasretlerini lisana getirdiler.
