CHEP, paylaşım ve yeniden kullanıma dayalı iş modeliyle üreticilerin ve tedarikçilerin rekabet gücünü artırıyor
Tedarik zinciri idaresinde esneklik ve maliyet avantajı, şirketlerin rekabet gücünü artıran en kıymetli ögelerden biridir. CHEP’in “Packaging as a Service” (PaaS) modeli, üreticilere konteyner satın almak yerine, gereksinimleri doğrultusunda kiralama imkânı sunarak bu maksatlara ulaşmalarını sağlıyor. Bu yenilikçi iş modeli, yatırım maliyetlerini düşürürken operasyonel esneklik kazandırıyor ve sürdürülebilirlik ismine kıymetli adımlar atılmasını sağlıyor.
Maliyet avantajı ve esneklik sağlıyor
Şirketlerin masraf kalemlerinin kıymetli bir kısmını oluşturan ambalaj yatırımları, CHEP’in yenilikçi kiralama modeliyle daha sürdürülebilir ve yönetilebilir hale geliyor. CHEP Orta ve Doğu Avrupa Yöneticisi Funda Şimşirel, bu mevzuda şunları belirtiyor: “Konteyner satın almak, işletmeler için yüksek yatırım maliyetleri manasına gelirken, bu varlıkların idaresi, bakımı ve tamiratı üzere ek yükleri de beraberinde getiriyor. Fakat CHEP’in havuzlama sisteminden yararlanan şirketler, sadece gereksinim duydukları kadar konteyner kiralayarak bu büyük finansal yükten kurtuluyor. Havuzlama modeli, bakım ve tamir süreçlerini CHEP’in uzmanlığına devrederek hem vakit hem de maliyet tasarrufu sağlıyor. Buna ek olarak, boş konteynerlerin dönüş maliyetlerini ortadan kaldıran sistem, lojistik süreçlerin sadeleşmesini ve maliyet açısından daha verimli hale gelmesini mümkün kılıyor. Sonuç olarak, şirketler operasyonel bütçelerini optimize ederken, kaynaklarını daha stratejik ve katma pahalı alanlara yönlendirme fırsatı buluyor.”
CHEP’in konteyner kiralama hizmeti, sadece maliyet avantajlarıyla hudutlu kalmayarak, şirketlere esneklik de sunuyor. İş hacmindeki dalgalanmalara nazaran konteyner gereksinimlerini artırıp azaltabilen firmalar, gereksiz stok maliyetlerinden kaçınıp daha aktif bir tedarik zinciri idaresi gerçekleştirebiliyor. Ayrıyeten, Türkiye pazarındaki müşteri tecrübesini güçlendirmek ismine Kasım ayında kurulan mahallî müşteri takımıyla, şirketler direkt takviye alarak süreçlerini daha da optimize edebiliyor.
Sürdürülebilirlik gayelerine katkı sağlıyor
Geleneksel tek kullanımlık ambalajlar, uzun vadede işletmelere hem maliyet hem de çevresel açıdan yük getiriyor. CHEP’in yine kullanılabilir konteyner tahlilleri, döngüsel iktisada katkıda bulunarak atık ölçüsünü azaltıyor ve karbon ayak izini düşürüyor. Funda Şimşirel, CHEP’in sürdürülebilirlik konusundaki rolüne değinerek şu sözleri kullanıyor: “Bugünün iş dünyasında sürdürülebilirlik, artık bir seçenek değil, bir mecburilik. CHEP’in kiralama modeli, firmaların sadece maliyet avantajı sağlamasını değil, tıpkı vakitte çevresel tesirlerini de minimize etmelerini sağlıyor. Tekrar kullanılabilir konteynerlerimiz, lojistik süreçlerde verimliliği artırırken, karbon emisyonlarını azaltıyor ve şirketlerin operasyonlarını daha etraf dostu hale getirmelerine yardımcı oluyor.”
Akıllı tahlillerle verimlilik artıyor
CHEP, müşteri iş birlikleri doğrultusunda konteynerlerine sensörlü izleme aygıtları entegre ederek müşterilere gerçek vakitli izleme ve optimizasyon fırsatları sunabiliyor. Bu akıllı tahliller, lojistik süreçlerini daha şeffaf hale getirirken taşıma sırasında mümkün kesintileri en aza indirmeyi amaçlıyor. Müşteriler, taşıma sürecinin her basamağını izleyebilir, verimsiz süreçleri süratle belirleyebilir ve gerekli iyileştirmeleri uygulayabilir.
CHEP, “Packaging as a Service” modeli ile şirketlere sadece konteyner kiralama hizmeti sunmakla kalmıyor, tıpkı vakitte operasyonel mükemmeliyet için kapsamlı takviye de sağlıyor. Yüksek yatırım maliyetlerini ortadan kaldırarak finansal esneklik sunan bu model, şirketlere büyüme stratejilerini özgürce belirleme fırsatı tanırken, sürdürülebilirlik maksatlarına ulaşmalarını kolaylaştırarak etraf dostu lojistik tahlillerine öncülük ediyor.
