Almanya’da Türk asıllı milletvekillerinin sayısı artıyor
Almanya’da yapılan genel seçimde, Türk kökenli 19 aday, Federal Meclis’e (Bundestag) girmeye hak kazandı. Bu seçim, Türk asıllı siyasetçilerin Almanya’daki siyasette daha güçlü bir yer edinmelerini sağladı. Seçim sonuçlarına göre, SPD, Sol Parti, CDU, Yeşiller ve CSU partilerinde toplam 19 Türk kökenli milletvekili yer alacak.
19 TÜRK KÖKENLİ MİLLETVEKİLİ ALMANYA FEDERAL MECLİSİ’NE GİRİYOR
Almanya’daki genel seçim sonuçlarına nazaran, Türk kökenli 19 aday, Federal Meclis’e girmeye hak kazandı. Bu seçimde en fazla Türk kökenli milletvekili çıkaran parti, Sosyal Demokrat Parti (SPD) oldu. SPD’den Hakan Demir, Metin Hakverdi, Macit Karaahmetoğlu, Mahmut Özdemir, Aydan Özoğuz, Derya Türk Nachbaur ve Serdar Yüksel meclise seçildi.
SOL PARTİ VE CDU’DAN BİRKAÇ TÜRK KÖKENLİ MİLLETVEKİLİ
Sol Parti’den ise Gökay Akbulut, Ateş Gürpınar, Ferat Koçak, Cansın Köktürk, Cansu Özdemir, Cem Hamit İnce ve Mirze Edis Federal Meclis’e girdi. Ayrıyeten, CDU partisinden Serap Güler ve Tijen Ataoğlu, Yeşiller partisinden ise Ayşe Asar ve Filiz Polat milletvekili olarak seçildi.
CSU’DAN BİRİNCİ TÜRK KÖKENLİ MİLLETVEKİLİ SEÇİLDİ
CSU partisinden ise Hülya Düber partisinin birinci Türk kökenli milletvekili olarak Federal Meclis’e girmeye hak kazandı. Bu seçimdeki Türk kökenli milletvekilleri, Almanya’nın çok kültürlü yapısını yansıtırken, Türk toplumunun siyasetteki tesirini daha da arttıracak.
ALMANYA’DA TÜRK KÖKENLİ MİLLETVEKİLLERİ ARTMIŞTI
Geçen devirde Almanya Federal Meclisi’ne 18 Türk kökenli milletvekili seçilmişti. Bu seçimde ise Türk kökenli milletvekillerinin sayısındaki artış, Almanya’daki Türk toplumunun siyasi iştirakinin güçlendiğini gösteriyor.
TÜRK KÖKENLİ MİLLETVEKİLLERİNİN İÇERİKLERİ
Türk kökenli milletvekilleri, Almanya’daki siyasete katkıda bulunarak, Türk toplumu ve başka göçmen kümelerin hakları, entegrasyon süreci ve toplumsal eşitlik üzere mevzularda kıymetli adımlar atacak.
Almanya’da Türk kökenli milletvekillerinin artışı, toplumda değerli bir tesir yaratacak ve Türkiye-Almanya bağları açısından da kıymetli bir dönüm noktası olacak.
