Turkcell, Türkiye’yi ‘küresel veri üssü’ konumuna taşımayı hedefliyor

2024 yılını şirket açısından kıymetlendirerek 2025 amaçlarını AA muhabirine anlatan Koç, Turkcell olarak, 30 yıllık müddette taşınabilir operatör olmanın ötesine geçtiklerini söyledi.

Koç, değişen müşteri davranışı ve alışkanlıklarını göz önünde bulundurarak, 2024’te de müşterilerine şahsileştirilmiş tahliller sunduklarını lisana getirdi.

43 milyonu aşkın kişisel müşteriye ve yaklaşık 600 bin kurum ve kuruluşa hizmet verdiklerine dikkati çeken Koç, “Müşterilerimizi daha uygun anlayabilmek ve süreç bazlı yaşadıkları tecrübeleri güzelleştirebilmek için tahliller yaparak bireye özel teklifler oluşturduk. ‘Önce Müşterim’ yaklaşımımızla müşterilerimize kulak verdik ve faturalı müşterilerimiz için aşımı engelleyen ve fatura sürprizine son veren Akıllı Fatura servisimizi tüm müşterilerimize fiyatsız hale getirdik. Müşterilerimize verdiğimiz hizmet kalitesini artırmayı amaçlayan ‘chatbot’umuz Turkcell Asistan ile 2024’te müşteri tecrübesini yine şekillendirdik. Daima öğrenme yeteneğine sahip gelişmiş chatbot’umuz ile gerçek insan takviyesi ortasında kusursuz bir geçiş sunan ‘Livechat’ sistemimizle de müşteri memnuniyetinde yüzde 25 oranında kıymetli bir artış sağladık.” halinde konuştu.

Tüm dünyanın gelişen teknolojiye bağlı olarak büyük bir değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiğini ve bu değişimi tetikleyen ögelerin başında yapay zeka teknolojisinin geldiğini bildiren Koç, yeni devirde proje ve yatırımlarında yapay zeka, siber güvenlik, bilgi ve güç olmak üzere 4 ana odak noktası belirlediklerini vurguladı.

“Yapay Zeka İlkeleri”ni 2020’de oluşturduklarını, sundukları hizmet ve servislere bu teknolojiyi uzun müddettir entegre eden bir şirket olarak bu alandaki yatırımlarına sürat verdiklerini söyleyen Koç, “Analitik modeller geliştiriyor, GPU tabanlı altyapılarla katma pahalı tahliller üretiyoruz. Bu alandaki inovatif çalışmalarımız, öteki odak alanlarımız olan bilgi idaresi, siber güvenlik ve güç ile de direkt bağlantılı. Yapay zekayı işimizin tüm kademelerine adapte ediyoruz.” diye konuştu.

Koç, dijitalleştirmenin getirdiği muazzam bir data yükünün kelam konusu olduğunu vurgulayarak, bu bilgiyi inançla saklayıp müşterilerinin gereksinimlerini gerçek anlamak ve daha düzgün bir hizmet sunmak için yapay zeka teknolojilerinden faydalandıklarını söyledi.

“Enerji idaresinde de ülkemiz ismine değerli adımlara imza attık”

Gelecek yılların en değerli konusu olarak gördükleri siber güvenlik etaplarında yeniden yapay zeka teknolojilerini kullandıklarına değinen Koç, şunları kaydetti:

“Bir öbür odak alanımız olan güç idaresinde de ülkemiz ismine kıymetli adımlara imza attık. Güç ağır bir kesimde faaliyet gösteriyoruz. Bu nedenle sürdürülebilir bir güç idaresi için kısa, orta ve uzun vade planlarımızı evre etap hayata geçiriyoruz. Güç tüketimimizin birinci etapta yüzde 65’ini kendi ürettiğimiz yenilenebilir güç kaynaklarından karşılamayı ve 2050’de ise karbon nötr olmayı hedefliyoruz. Bu çerçevede Uşak’ta üretimi tamamlanan güneş gücü santralini (GES) eylülde devreye aldık. Bunun yanı sıra 7 vilayette, 11 farklı pozisyonda daha GES yatırımlarımız sürüyor. 2026 sonuna dek, güneş gücü santrallerine yapacağımız toplam yatırım fiyatı ise 240 milyon doları bulacak.”

Koç, tüm bu çalışmaların, Türkiye’nin yeni çağda muhtaçlık duyacağı hususlara dokunduğunu ve ana işlerini kusursuz bir halde yaparken ulusal bir sorumlulukla hareket etmeye devam edeceklerinin altını çizdi.

“Veri merkezi işletmeciliği alanına önemli yatırım yapıyoruz”

Türkiye’nin verisinin Türkiye’de kalması konusunun ulusal bir sıkıntı olduğunun altını çizen Koç, şöyle devam etti:

“Her vakit söz etmeye çalışıyorum, artık güç, bilgiye sahip olanda. Maksadımız, Türkiye’yi yakın coğrafyanın global bilgi üssü pozisyonuna taşımak. Bu emelle, Turkcell olarak bilgi merkezi işletmeciliği alanına çok önemli yatırım yapıyoruz. 330 milyon avrodan fazla yatırımla Türkiye’nin en büyük bilgi merkezi işletmecisiyiz. 4’ü yeni jenerasyon olmak üzere 33 data merkezimizle yerli ve yabancı 4 binden fazla firmaya bulut ve bilgi barındırma hizmeti sunuyoruz.”

Koç, kelam konusu bilgi olduğunda, siber güvenlik başlığını da birebir paralelde ele almak gerektiğini belirterek, Turkcell olarak, siber vatanın hudutlarını müdafaayı ulusal bir sorumluluk olarak gördüklerine dikkati çekti.

Bireysel ve kurumsal tüm müşterilerin bilgilerini muhafazanın, asla taviz vermeyecekleri bir bahis olduğunu hatırlatan Koç, “Bu çerçevede ağ güvenliği, bilgi tabanı güvenliği, uygulama güvenliği ve uç nokta güvenliği üzere birçok katmanlı muhafaza tekniği kullanıyoruz. Siber tehditleri önlemek için gelişmiş tehdit algılama ve tedbire sistemlerimiz mevcut. Siber güvenlik uzmanlarımız, potansiyel tehditleri proaktif olarak tespit ediyor ve denetimler 7/24 temeline nazaran yapılıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Koç, Turkcell olarak 5G’ye geçiş için gerekli olan tüm hazırlıkları tamamladıklarını ve teknik altyapılarını bu yeni jenerasyon teknolojiye uygun hale getirdiklerini vurguladı.

2022’den bu yana İstanbul Havalimanı’nda sundukları Turkcell 5G kontağının bu alandaki öncü çalışmalardan biri olarak Türkiye’nin teknoloji tarihindeki yerini aldığını söyleyen Koç, “Ayrıca Adana’dan komut verilen bir ekskavatör, yaklaşık 800 kilometre uzaklıktaki Gebze’de çalıştırıldı ve denetim edildi. TEKNOFEST kapsamında gerçekleştirdiğimiz bu başarılı demo, Turkcell olarak 5G teknolojisi konusunda kat ettiğimiz yolun ve yaptığımız yatırımların da bir yansıması olması açısından büyük değer taşıyor.” sözlerini kullandı.

“Türkiye’nin geleceğine yatırım yapmayı sürdüreceğiz”

Koç, frekans tahsisleri tamamlandığında, yenilikçi altyapı çalışmaları sayesinde, 4.5G’de olduğu üzere, tekrar en yeterli ve en inançlı ilişkiyi Turkcell’in sağlayacağını lisana getirerek, sunacakları 5.5G yani 5G Advanced teknolojisinin, daha süratli bir internete sahip olmanın ötesinde, sanayilerde yeni bir devri başlatacağını aktardı.

Koç, “2025’te de teknolojinin gücüyle, Türkiye’nin geleceğine yatırım yapmayı sürdüreceğiz.” dedi.

Türkiye’nin teknolojiyi yalnızca kullanmasının değil, üretmesinin de çok kıymetli olduğuna inandıklarını belirten Koç, “Turkcell eşittir teknoloji vizyonuyla, Türkiye’nin başkan teknoloji entegratörü olarak bu amaca katkı sağlamak için özveriyle çalışıyoruz. Teknoloji ve dijitalleşme tarafında gerçekleştireceğimiz atılımlarla müşterilerimizin genel memnuniyet düzeyini daha da üste taşıyacağımız işlere imza atmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.

Yeni yılın en değerli gündemlerinden birinin Türkiye’deki 5G’ye geçiş hazırlıkları olacağını vurgulayan Koç, “Biz de uzun müddettir gerçekleştirdiğimiz AR-GE ve test çalışmalarından kazandığımız deneyimleri, ülkemizin yararına sunacağız.” açıklamasında bulundu.

Koç, 5.5G’nin yanı sıra 2030’larda hayata geçmesi beklenen 6G’ye de hazırlık yaptıklarının altını çizerek, 6G ve yapay zeka teknolojileri üzerinde çalışan son teknoloji bir AR-GE laboratuvarı kurduklarını lisana getirdi.

Ayrıca kuantum teknolojisine yönelik çalışmalara da başladıklarını hatırlatan Koç, kelamlarını şu formda tamamladı:

“Kuantum şifreleme ise 6G ağlarında eşsiz bilgi güvenliği sunacak. Edindiğimiz tüm deneyimler ışığında, Türkiye’nin Turkcell’i olarak bağlantı, teknoloji ve dijitalleşme alanında emin adımlarla ilerlemeye, geçmişimizin mirasıyla yarını şekillendirmeye devam edeceğiz. Toplum için katma bedel üretecek projeler geliştirmeyi, en az asli iş alanımız kadar önemsiyoruz. 30 yılda dalımıza, ülkemize ve toplumun her bölümünden insanımıza yaptığımız yatırımlarımız 27 milyar dolara ulaştı. Yalnızca son 10 yılda, toplumsal katkımız 300 milyon doları buldu. Yeni yılda da spordan kültür-sanata, eğitimden etrafa kadar çok farklı alanlarda toplumsal yarar projelerine imza atmayı sürdüreceğiz.”