Gazze’de abluka kıskacında yaşam: Ateşin çevresinde hayat

İsrail akınları altındaki Gazze’de Filistinliler, elektrik ve yakıt eksikliği nedeniyle yemeklerini odun fırınlarında pişiriyor. Kapalı hudutlar, abluka ve bombardıman ortasında temel gereksinimlere ulaşmak gün geçtikçe daha da zorlaşıyor.

İsrail akınları altındaki Gazze Şeridi’nde hayat adeta bir enkazın içinde sürüyor. Daima bombardıman tehdidi altında olan Filistinliler, kısıtlı imkanlar, yıkılan altyapı ve insani kriz ortamında hayat uğraşı veriyor. Elektrik kesintileri, yakıt kıtlığı ve temel besin unsurlarına ulaşamama üzere problemler halkın gündelik hayatını her geçen gün daha da zorlaştırıyor.

İsrail’in hudutları kapalı tutma kararı, Gazze’deki krizin büyümesine neden oldu. Yakıt tüpleri tedarik edilemeyince, Filistinliler yemeklerini odunla çalışan fırınlarda pişirmek zorunda kaldı. Bu durum, çağdaş bir ablukanın gölgesinde, hayatta kalmak için verilen direnişi gözler önüne seriyor.

Gazze’deki elektrik kesintileri, sadece aydınlatma değil, yemek pişirme üzere temel muhtaçlıkları da etkiliyor. Filistin halkı, artık çağdaş imkanlardan uzak, klâsik formüllerle hayatını sürdürmeye çalışıyor. Yakıt tüplerinin tükenmesi, bilhassa bayanlar ve çocuklar için sıhhat problemlerine ve beslenme yetersizliğine yol açıyor. Mahallî kaynaklara nazaran, birçok aile günün büyük kısmını ateş yakacak odun arayarak geçiriyor. Bu da Gazze’deki yoksulluğun ve çaresizliğin görünmez yüzünü bir kere daha ortaya koyuyor.

Bir Filistinli anne, içinde bulundukları durumu şu sözlerle anlattı: “Çocuklarıma yemek yapmak için fırın başında saatler geçiriyorum. Elektrik yok, tüp yok. Hayatta kalmak için ateş yakmak zorundayız.” Bu cümle, Gazze’deki milyonlarca insanın acı gerçeğini özetliyor.

İsrail ataklarının devam ettiği her gün, insani yardımların ulaşması daha da zorlaşıyor. Gazze’deki abluka, sırf fiziki değil, ruhsal bir çöküntüye de neden oluyor. Uzmanlara nazaran, bu tablo bir halkın sistematik olarak yok oluş süreci ile muadil.

İsrail’in uyguladığı hudut ablukası, Gazze’ye insani yardım geçişlerini de engelliyor. Bu durum, bilhassa hastanelerde elektrik üretiminde kullanılan jeneratörler için büyük bir tehlike oluşturuyor. Uzmanlar, sıhhat hizmetlerinin büsbütün durma noktasına geldiğini vurguladı.

Gazze’de yaşanan kriz, sadece bugünün değil, gelecek jenerasyonların sıhhatini ve psikolojisini de etkiliyor. Uzmanlar, bu sürecin memleketler arası insan hakları normlarına karşıt olduğunu ve hemen müdahale edilmesi gerektiğini belirtti.

İlginizi Çekebilir:Tavşan Adası’nda tavşanları öldüren kişiye hapis cezası