Bahçeli: Gazze toprağı emlak değildir
Bahçeli, yazılı açıklamasında, “İnsanlık kalıcı barış ve huzura oldukça susamış, hakikat ve hakkaniyet davetleri daha da şiddetlenmiştir. İnsanlığın bilcümle pençesine düştüğü manevi buhranlar ve maddi buzlanmalar maalesef görüş açılarını daraltmakla kalmamış, heves ve heyecanları da darboğaza sürüklemiştir. İşin özünde hayat dediğimiz kısmen müşahhas, kısmen mücerret nitelikli karmaşık döngü kapsamında felah ve ferah ümitleri bir türlü beklenen ve hak edilen düzeylere de sıçrayamamıştır. Dürüst ve samimi bir hissiyatla ihata edilmiş geniş çaplı bir vicdan muhasebesi yapılmadan daha güzel, daha insani bir dünyanın arayış adımları çöl kuraklığındaki serap üzere kaybolup gidecektir” dedi.
‘KUDÜS PAKTI TEKLİFİ KESİNLİKLE DEĞERLENDİRİLMELİ’
Bahçeli, zulüm ve zorbalığın at koşturduğu; yerkürenin dört bir köşesinde insanlık kıymetlerine, adalet ve hukuk prensiplerine ağır atak ve suikastların yapıldığı bugünkü alacakaranlık periyodun tek panzehri, tek şifası, yegane direniş sınırının manevi toparlanma, birlik ve beraberlik sınırlarını tahkim ve destek etmek olduğuna dikkat çekerek, “Filistinli kardeşlerimizi Gazze’den sürüp çıkarma dayatması karşısında sessiz ve sessiz kalmak global emperyalizmin vesayetine istek göstermek, esaret zincirine istekli baş uzatmaktır. Mazlumları toprağından koparmak, toprağı da üzerinde yaşayan hak sahiplerinden ayırmak bedeli ve vebali çok ağır bir hata ve skandaldır. Böylesi bir gözü dönmüş aymazlığın bölgesel ve global volkan ağzının patlayışına çanak tutma riski hem çok fazla hem de sonuçları prestijiyle dehşet atmosferini beslemesi kaçınılmazdır. Geldiğimiz bu etapta 5 Ağustos 2024 tarihinde önerdiğim ‘Kudüs Paktı’ teklifi kesinlikle değerlendirilmeli, bölgesel huzur ve güvenlik neslinin teessüs ve tecellisi hızla temin edilmelidir. Gazze’nin Filistin’den kopartılması halinde ne bölge ülkeleri ne de dünyanın tamamı dirlik ve istikrar bulamayacaktır. Gazze, Gazzelilerindir. Gazze toprağı emlak değildir, imara açılacak arsa değildir, hakikaten şehit kanlarıyla sulanmış ve sahiplenilmiştir. İki devletli tahlilden öbür her yol ise uçurumdur. Harici ve dahili hiçbir mihrak bunun hilafına tarihin, coğrafyanın ve egemenliğin açık gerçeklerini güce ve zora dayalı olsa bile çiğneyemeyecektir” sözlerini kullandı.
‘HİÇBİR ÜLKE YANLIŞ HESAP YAPMAMALIDIR’
Bahçeli, İslam ülkelerinin aslına, kendine, köküne dönmesi gerektiğine işaret ederek, “Ürdün Hükümdarı’nın aciz ve boyun eğmiş haline bakıp da bu teslimiyetin hakim olduğuna dair hiç kimse, hiçbir ülke yanlış hesap yapmamalıdır. Tövbe ve istiğfarla geçireceğimiz bu mübarek gecede Cenab-ı Allah’tan niyazım; Müslüman gönüllere daha çok hidayet nasip etmesi, tefrika, tezvirat ve fitne tehdidinden cümlemizi koruma etmesidir. Günahlardan arına arına, dua ve ibadetlerin kudretine sığına sığına; akıl, fikir ve iman sıcaklığının lütfuyla aramızdaki soğuklukları gidermeli; haksızlığa ve emperyalist azgınlığa karşı kanımızla, canımızla duvar çekmeliyiz. Bu hislerle aziz milletimizin, Türk-İslam aleminin Berat Gecesi’ni tebrik ediyor, Cenab-ı Allah’ın rahmetini, mağfiretini, ihsanını ve gufranını diliyorum. Beraatımıza ve beraberliğimize vesile olması temennilerimle Berat Gecemiz mübarek olsun diyorum” dedi.
DHA
